webci Nickli Üyeden Alıntı
gelismekte olan bir ülkenin herhangi bir projeye dahil edilmesi bence o ülke sartlarinihem jeolojik acidan hem siyasal hemde ekonomik acidan engelleyecektir,,bir bakima bagimsiz karar verme imkanlariniz sinirli kalacaktir;
Fransada, danimarkada, yunanistanda ve diğer pek çok ülkede avrupa birliğinin getirdiği çeşitli sorunlar yüzünden iç karışıklıklar çıkmakta.pek çok ülke biz kendimize yetebiliyorduk,şimdi diğerlerine bağımlıyız diyor.Türkiyenin gelişmesi, sanayileşmesi, kendi bağımsız teknolojileri için cazip değil.--
Sosyolojik yapıları nedeniyle Türkiyeyi olumsuz etkiliyorlar.bir de üye olursak..daha üye olmadan iç işlerimize illegal olarak bukadar karışıyorlar.Üye olursak legal yollardan iç işleri diye bişey bırakmayacaklardır..Biz gelişiyoruz olar geriliyor neden girelim ki?Ayrıca günümüz koşullarında onlara bir şey satamadıktan sonra çok da ekonomik değil açıkçası.Ha tabi bizim yaptığımız gemileri, tankları uçakları falan kullandırmaya başlarız, ozaman üye olmak bir anlam ifade edebilir.
Nato içinde bile askeri güçlerini azaltmaya çalışan abnin temel ülkeleri Türk ordusunu ab ordusu gibi kullanmaya çalışacaktır.Türk askerinin anzaklar gibi alakasız savaşlara katılmasına neden olabilecek bir birliktelik Türkiyenin çıkarlarına uymaz.
Bizde her ne kadar kabul edilmese bile, avrupa devletlerinin pek çoğunda sansürcülük ve özgürlüklerin kısıtlanması inanılmaz boyutlarda.Bizde bir şekilde beğenmediklerinizi eleştirebilirsiniz ama orada bunu düşünemezsiniz bile.Bu nedenle özgürlüklerin kısıtlanması sözkonusu..ab üyeliği Türkiye açısından stratejik bir hata olur.Hantal ve yaşlı bir avrupa birliğine bakıcılık yapmamızın bir anlamı yok.
Ermeni Soykırımı iddialari,yok Türkler diri diri insan yiyor filan.Ancak tc bu gibi aşağılayıcı konulara rağmen hala AB peşinde koşuyor. bir de "Ya laiklik ya müslümanlık"diyenler, Hristiyan ülkenin içine neden bu kadar girmek istiyor.Bence buraların tartışılması gerek...
Hasta bir Avrupanin Türkiyeye, Türkiye''nin AB üyeliğinde kazancından çok zararı olacaktir. Türkiyenin ABye ne çevre ne sanayi ne de altyapı politikaları için ihtiyacı vardir. Savunmada da Suriye sınırında yaşananlar Türkiyenin ABnin önünde olduğunu kanıtlamistir,paramizin Yunanlılara, İspanyollara İtalyanlara gitmesinden baska bir ise yaramayacaktir.
akin zamanda avrupa birligine girmek icin yaptigimiz yasal degisiklikler,cok defa önce beceriksiz basiretsiz ve bencil politikacilarin yapmasi gereken bizim insanimizi refaha kavusturacak yeniliklerdi,
siyasal bagimlilik
ekonomik bagimlilik
ab nin teröre destegi
ab nin yüz kizartan gecmisi
ab nin hukukumuza olan saygisizligi
kibris sorunumuz
ermeni iddialari
ab nin sadeca beyin göcü istemesi(mühendis,bilimadami transfer etme istegi)
ifade özgürlügü
bizim ve ab halklari arasindaki ahlak farki
ab nin azerbaycan isgaline göz yummasi,ermenileri korumasi
ab nin kili kirk yaran ADALETA ve INSAN HAKLARI propagandasi ,bizlerin neden ab tarafindan kandirildigimizi ve sayet girersek bizi bekleyen sorunlarimiz olacak--
AVRUPA SERBEST TICARET BÖLGESI ,efta bizler icin en uygun projedir..
otomatik bilgi transferi ab sevdalisi olmanin biz gurbetcilerin basina actigi belalardan bir tanesi;
Sosyal Yardım Alan Gurbetçilerin Düşüncesi:
Bir kişi yıllarca çalişmış ve Türkiyede yatırımını yapmış ve sonradan her hangi bir sebeple işsiz kalıyor ve Jopcentere (Sosyal yardım kurumu) na müracat ediyor. Şimdi Jopcenter Gurbetcimize önce arabanı, daireni ve babadan kalan tarlanı sat ondan sonra yanımıza gel diyeceğini bildiği için,Gurbetcimiz şöyle düşünmekte: Ben dişimden ve tırnağımdan biriktirigimi şimdi işsiz kaldım diye niye satayım ben o zaman niye çalışırken yıllarca işsizlik Sigortasına para ödedim diyor. Bu sebeple mal varlığını beyan etmiyor.
Ve aynı bu üste belirdiğimiz şekilde Emekli olupda az maaş alan ve üstünü sosyal yardımdan tamamlayan da böle düşünerek mal varlığını beyan etmemektedir.
Bitmedi yine aynı şekilde az maaşlı bir işte çalışan gurbetçimizde üstünü sosyal yardımdan almaktadır ve oda mal varlığını beyan etmemektedir.
Türkiye, AGİT ve Otomatik Bilgi Transferi ile diplomatik bir hata yapmıştır. Aslında sistem vergi kaçakçılığı açısından başarılı bir çalışma. Fakat eklenmeyen veya düşünülmeyen bir madde sebebiyle Avrupa’daki Türk vatandaşları büyük bir tehditle karşı karşıya bırakıldı. Anlaşmaya “Yurt dışında çalışan Türk vatandaşları hariçtir” ibaresi eklense böyle bir sorun yaşanmayacaktı, bunada zamanin basiretsiz politikadan anlamayan beceriksiz politikacilari sebep olmustur,,
Ülkeler, 10 yıla kadar verdikleri sosyal yardımları geri de isteyebilirler. Çok yüksek meblağlara ulaşan bu yardımları ödeyemeyen vatandaş ne yapacak o zaman? İşin daha vahim tarafı ise Türkiye’deki mal varlıklarına el konulma durumu. Geri ödemeleri yapamamaları durumunda gurbetçilerin Türkiye’deki mal varlıklarına el konulabilir. Salt bürokratik kafa ile alınmış karar başımıza büyük belalar açabilir.