Evlilikten sorunlar yüzde 90 ailelerde. Birde bizim bağzı erkekler sünger gibi. Adam evlenmiş, halen "Babama sorayım, anama sorayım". Sorulcak şeyler var sorulmayacak şeyler var. Adam evlenmiş, iki çocuğu olmuş, halen araba veya koltuk alırken ailesine danışıyor.

Ben eşim ile kendim tanışarak evledim. Bizimkinler bundan 12 yıl önce görücü usülü bir kız bulmuşlar. Kağıt üstünde bir birbirimize yakışıyorduk. Eğitim durumumuz, iş durumumuz, ailelerin kafası falan. Kızın işi güzel, beim iş güzel. Dolgun maaşlat alıyoruz. Herşey tam. Herkes onaylıyor.

Kızda güzel. Dedim tamam tanışalım. Gittik gördük. Çayı içtik geldik. Ama işleri tesadüfe bırakmayı sevmem. Kızın işyerini aradım. Mesai arkadaşı çıktı. Bana geri dönmesini rica ettim. Cep numaramı verdim. Akşama kız sms yazdı. Ailelerimizden habersiz bir cafede buluştuk. Af buyrun o bana bakıyor, ben ona bakıyorum konuşcak konu bulamıyoruz. Ben direk doldım ve şuanda erkek arkadaşı varmı yada gönlünde başkası varmı diye sordum. Yok dedi. Sonra dedim benden evlilikte beklentilerin ne. Ben bekliyorumki, bana soracak, kıyafetime karışırmısın falan. Bana demesin mi, ben her kış bayan arkadaşlarımla Avusturya ya kayak kaymaya giderim. Bunu bana şart koşuyor. O sorusundan anladımki evliliğe hazır değil.

Aradan bir kaç hafta geçti. Bizimkinler ne diyorsun diye sordu. Dedim olmaz. Bizimkinler şaşırdı. Çünkü herşey dört dörtlük gidiyordu. Niye dediler. Ben fazla sormayın dedim ve konuyu kapatdım.

Arasan 12 sene geçti. Görevim icabı annesi bana fikir almaya gelmiş. Cümlelerin arasından öğrendimki kız hala bekar.