Merkez banklari herzaman siyasetden ayri bir kurum olarak kuruldu. Ayni hakimler gibi siyasetden bagimsizlik verildi.
Maalesef ülkemizde adalet ve Merkez Bankasinin bagimsizligi delindi. Emir hale geldi.
Ekonomimiz iyi giderken Simsek Maliye bakaniydi ve Osman Durmus'da Merkez Bankasi baskaniydi. Babacan'dan öncede rahmetli Unakitan vardi. Oda basariliydi.
Ikisi beraber hükümetin ilk 2 döneminde bagimsiz yönetti.
Birgün Cumhurbaskani basladi emir vermeye. Emiri uygulamayak istemeyeni ya istifa ettirdi yada görevden aldi. Sonuc bu günlere geldi.
Niye adalet ve Merkez Bankalari dünyada bagimsizdir. Cünkü siyaset ikisinde girerse oy hesabi ile adaletsizlikler baska.
Cumburbaskani Merkez Bankasina müdahle etme konusundan suanda vaz gecmis gibi gözüküyor. Zaten Mehmet Simsek'in gelme nedeni oydu.
Ama piyasalar korkuyor yine müdahele eder diye. Özelikle dis yatirimci. Onun icin Cumhurbaskani görevi birakmali. Yerine öyle birisi gelmeliki piyasalarin güvenebilecegi.
Bu kisi ne Kemal'dir, ne Ekrem'dir, nede Bahcelidir. Ince veya Mansur olabilir bir nebze.
Belki hayal olacak ama Mehmet Simsek Cumhurbaskani olsa piyasalar cosar. Alternatif olara Mevlüt Cavusoglu'da olabilir.
Sayin Cumhurbaskani ilk iki döneminde herseyi dogru yapti. Ama sonra ne olduysa oldu. Benim kanatim güc elinde oldugunu gördükce kendisi mütevaziliginden vazgecti. Eminim oda pismandir. Bunu görüyoruz zaten. Dünyada herkeslen suandan barisma yolunu ariyor. Ama bir söz vardir: Adin 9a ciktiysa inmez 8e.
Hayir tabiki degil. Ama "Ey Avrupa, ey dünya" diyede sallamak yanlis yok. Keskin sirke küpüne zarar.
Dis siyasetde zaten Cumhurbaskanin pek elestiren yok muhalefet falan. Sadece tarzi sikinti. Uluslar arasi iliskilerde küfür etmeninde bir adabi vardir. Satir aralarinda mesaj verilir.
Ama Cumhurbaskani kendini secimde kurtarmak icin her yolu mübah gördü.